ŞİMAL YILMAZ: Gözlerimi zar zor açıp kendime geldim. Tüm bedenim uyuşmuş gibiydi. Olduğum yerde yalnızca etrafa bakıp birini aradım. Kara... Tam camın önünde sırtı bana dönük bir halde öylece camdan dışarıya bakıyordu. En son hatırladığım şey Hakan'ın alnından vurulup, ölmesiydi. Ya sonra... Sonrası benim için yoktu. Boğazım acıyordu "Ka-" diye mırıldandım. O kadar ağırıyordu ki bu konuşmama bile engeldi. Kara sesimi duyar duymaz anında bana doğru dönüp hızla yanıma gelerek "Uyanmışsın." deyip ayakta bedenime baktı. "Ağrın, sızın var mı?" dedi soğukkanlılıkla. Ağrı tüm vücudumu esir almıştı. Tüm uvuzlarım ağrıyordu. Başımı zar zor sallayıp onayladım. Çünkü konuşamıyordum. Dudaklarım ve boğazım kupkuruydu. Nefesi dahi zar zor alıp veriyordum. "Hemşireyi çağıracağım şimdi." diyere