Elleri cebinde siyah takımın için de oldukça yakışıklı bir hâlde bize bakıyordu. "Karıma eşlik ettiğin için sağol. Biz buradan sonrasını devam ederiz" diye dümdüz konuşan Zamir ile Sedat yutkundu. Bunu beklemiyor olacak ki, durdu öyle bir kaç saniye şokla baktı, baktı, baktı.
"Sen..." Deyip gözlerini olabildiğince açarak "nasıl? Nasıl gelebildin, kapıda onlarca adam varken nasıl girdin buraya?" Diye üzerin de ki şoku yavaş yavaş bağırarak attı.
Öyle rahat bir şekilde elleri cebin de olan Zamir, asansörü de durdurmuş sohbet havasın da iki düşman karşı karşıya kavga ediyordu.
"Onlarca adamın sana hizmet ettiğini mi sanıyorsun" deyip alayla güldü Zamir. Yanımda ki Aslı da olmak üzere her yere dağılmıştı Zamir, artık şaşırmıyordum. Sinirle göğsü inip kalkan Sedat "bu işi bozamayacaksın,
