Mavi Yılmaz Kollarımı önüme bağlamış, ayağımı öfkeli öfkeli yere vururken, avludaki su fıskiyesinin önünde dikilmiş ahaliyi bekliyordum. Ben zaten hazırdım, bunlar da sabah hazır gibilerdi. Bir saattir ne yapıyorlardı Allah aşkına! Bir insan bu kadar bekletilir mi canım! Afran çoktan işe gitmiş, adamlar ise siyah minibüsü hazırlamışlardı. Bir tek bey ve hanımefendileri beklemek kalmıştı ama bu çok sinir bozucuydu. Sıkıntıyla oflarken ilk inen Ezo olmuştu, gülümseyerek yanıma ulaştı. "Kusura bakma, Arya'nın kıyafet seçmesini bekledim iki saat! Cihan'da gelecekmiş çarşıya onun için süsleniyor." dediğinde yalandan gülümsedim. Sabah ki üstü zaten güzeldi. Ne gerek vardı. "Kumru'dan haberin var mı?" diye sordum, söylediklerini geçiştirip. Yapacak bir şey yoktu beklemiştik artık, konuyu uza