DİLŞAH KURTBEY: "Acaba ne konuşuyorlar?" Diyerek meraklı bir halde tekrar Çakır'ın kapalı oda kapısına baktım. Hepimiz yukarıya çıkmış bekliyorduk. Çakır çığlık çığlığa yukarıya çıkarken Bozgun duymuş ve hızla gelmişti. Şimdi yalnızca o odadaydı. Hiç seste yoktu. Yarım saattir içerideydiler. Stresten tırnaklarımın kenarlarını kemirmeye başlamıştım. Koparıp koparıp atıyordum. Elif hanımın elimi tutması ile irkilip kendime geldim "stresinizi böyle yönetemezsiniz Dilşah Hanım, Çakır eminim babası ile daha rahat konuşuyordur. Gördüğüm kadarı ile babası onun için tam bir rol model, eminim onu dinleyip söylediklerini de yapacaktır. Onlar baba - oğul konuşurken bende sizinle konuşmak istiyorum. Müsait bir oda var mı?" Başımı sallayıp, kızlara da daha fazla burada durmanın bir anlamı olmayaca