"Duş al hemen ayıl, böyle uyursan sabah baş ağrısından hastaneye gitmek zorunda kalırsın." dedi. Düşünür bakışları bir süre gözlerimde sonra da gerdanımda takılı kaldı. "Tenin bembeyaz olmuş..." memnuniyetsiz bakışları tekrar gözlerime çıktı. "Ölecektin..." dedi. "Ben biraz daha geç gelseydim alkol krizine girmen an meselesiydi." Kendi kendine konuşur gibi bir hale büründü. "Hadi..." dedi az önce ki sesine nazaran daha sesli bir şekilde konuştu. Belimde ki elini hafif ittirip, "Banyo." gözleri kapalı duran banyoyu gösterdiğinde içimden bir küfür savurdum. Önce kahve şimdi de banyoydu. Ben ne zaman uyuyacaktım? Elimde ki bardağı sehpaya bıraktıktan sonra yeşil gözlerimi onun mavi gözlerine kilitledim. Kendimden emin bir sesle "Uyuyacağım." dedim. "Kahveni iç daha sonra uyursun